18 Haziran 2010 Cuma
Görmemek - Duymamak - Bilmemek
Bazen görmek istemediklerinizle kesişir yolunuz da gözünüzü kapatırsınız hani sımsıkı, bakmazsınız bile olduğu tarafa bir tek saniye bile...
Ve bilirsiniz kelimelerinin yalan olduğunu da duymak bile istemezsiniz sesini, kulaklarınızı kapatırsınız hani...
Keşke dersiniz bilmeseydim ne kadar hain olabileceğini, bilmeseydim bu kadar basit olabileceğini...
Üzülürsünüz hani verdiğiniz samimiyete, gösterdiğiniz kardeşliğe ve inandığınız dostluğa...
Ama her seferinde bitiverir burnunuzun dibinde de isyan edersiniz içinizdeki insan sevgisine...
Ve alırsınız kendinizce gardınızı, silersiniz telefonları önce, ortak mekanlardan uzaklaşır, ortak dostları daha seyrek görmeye başlarsınız. Gerekirse muhitinizi terk edip bütün izleri kaldırırsınız ortadan. Kendi yolunuza yürür gidersiniz kısaca.
Aktif hayatınızdan uzak tutmasına tutarsınız da sanalda karşılaşmamak için yapacak pek de birşeyiniz olmaz ne yazık ki. İşte bu facebook da bu eksiğiyle öyle illet ediyor beni, "arkadaşlarımın arkadaşlarını görmiyim" diye bir seçenek istiyorum en acilinden, en acilinden... Hayatı ve varlığı beni hiç ilgilendirmeyen, üstelik tarafından salak yerine konulduğumu, saygı ve seygiyi hak etmediğini düşündüğüm insanların anasayfamdan geçiyor olmasına sinir oluyorum, bir de üstüne üstlük facebook önerilerinde "arkadaş olarak ekle" diye görmüyor muyum o da ayrı mesele...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
7 yorum:
Kalemine sağlık arkadaşım öyle güzel dile getirmişin ki... Katılıyorum her satıra...
Eee bir de öneride bulunuyo facebook ?
Neye göre seçiyo acaba diye merak ediyordum önceleri ''Damara basma ''durumuna göre seçiyor sanırım .
Boş ver sokak kedisi, sen sokakların kedisisin ne tekmeler neler neler gördün de yine ayakta kaldın.Öperim yaralanmış patilerinden, hastalıklı gözlerinden, yaralanmış yüreğinden.
Zerrinim bugün tam da senin için oldu sanki bu yazı :)) Hala aynı fikirdeyim, iyidi bence o şort ve t-shirt ile, fazlasına ne gerek var :)))
Doktorum Buceram iyi geldi bu şefkat bana, geleyim yayılayım kucağına bir de gıdıdan sevdireyim kendimi olmaz mı? :)))
:)) Facebook geldi, mertlik bozuldu gerçekten de. Ne kıl kıl tipleri öneriyor bana da, artık görmem kurtulmuşumdur diye yıllar önce kafamdan sildiğim :)
Neyse boşveerr sokağımın kedisi, hayat güzel be (iki kadeh rakı içtim, dokunma :))
Aslıcım afiyet olsun, ohhh... Boğaz manzaram da vardı yanında de de kıskançlıktan bitivereyim :)))
Araya bi fıkra alıyım tam burada;
Bilimadamları 3 farede 3 ülkenin içkilerini test ediyorlarmış.
Fransız şarabını içen fare küt düşmüş,
İngiliz birasını içen fare de küt düşmüş.
En son fareye Türk Rakısı içirmişler. Fare biraz sallandıktan sonra haykırmış :
''GETİRİN LANN KEDİYİ'' :)))
Hobaaa :))))
ben de bundan muzdaribim. hayatımdan silip atmak için ciddi çaba gösterdiğim ve sonunda kurtulduğum bir torba insanı gösteriyo bana günde birkaç kez hem de. beni de onlara gösteriyor olması ihtimali çok rahatsız ediyor beni. allahtan profil resmim tembel hayvanı :D
Aslı hayvanı, ( söylerken tuhaf geliyor valla ama öküze alıştıktan sonra buna da alışılır elbette :) )
Beni de onlar görüyor diye ortak dostların selamına bile iki kere düşünüp cevap verir oldum. Profile Freddy falan mı koysam ben de ne yapsam :))
Sürekli öfkem tetikleniyor işin kötüsü, yazık bu bünyeye :))
Yorum Gönder